Fransız Yasama Meclisi

0
77

1 Ekim 1791’de Kurucu Meclis’in yerini alan Yasama Meclisi’nde (Assemblee legislative), ticaret burjuvazisinden gelme Jirondenler hâkimdi. Bu meclis, yurt dışına göç etmiş olan ve yabancı krallıkları Fransa’ya askeri müdahalede bulunmaları için kışkırtan soyluların işini bitirmek amacıyla, Avusturya’ya savaş ilan etti (Nisan 1792). Ama jirondenlerin monarşi karşısındaki politikası fazlasıyla uzlaştırıcı görüldü. 10 ağustosta halkın bir başkaldırısı, kralı devirdi ve hapsettirdi.

O zaman iktidar Jakobenlerin eline geçti ve bunlar, hem devrimci hareketi canlandırdılar, hem de eski imtiyazlılara karşı baskıyı arttırdılar (birinci terör, eylül kıyımları). Genel seçim ve oy hakkı tanındı.

21 Eylül 1792’de, bir gün önce kazanılan Valmy Zaferi’nin sevinciyle, Yasama Meclisi yerini bir Ulusal Konvansiyon’a bıraktı, o da cumhuriyeti ilân etti; daha sonra kralı idama mahkûm etti ve bu hüküm, 21 Ocak 1793’te yerine getirildi.

Louis XVI’nın ölümü, Fransa’ya karşı, Avrupa devletlerinin çoğunun oluşturduğu bir ortak cephe kurulmasına yol açtı. Daha mart ayında, Belçika’yı istilâ etmeyi başarmış olan Fransız ordusu geri püskürtüldü. İstilâ korkusu, kralcı köylülerin Fransa’nın batısında ayaklanması ve ekonomik bunalım, halkla montanyarları (aşırı jakobenler) jirondenleri devirmeğe, sonra da tutuklatıp hapsetmeye yöneltti.

Danton’un, sonra da Robespierre’in önayak olduğu Halk Kurtuluş Komitesi, kitle halinde askere almalar, elkoymalar, tutuklamalar, idamlar, hayat pahalılığına karşı kararnameler, zenginlerin mallarına vergi koymalar gibi bir dizi sert tedbirler aldı. Bu, iç ayaklanmalara hızla son verdiren ve sınırları güvenliğe kavuşturan «büyük terör» dönemiydi.

Ama Konvansiyon, Robespierre ile Saint Just’ün giderek daha kanlı bir niteliğe bürünen diktatörlüğüne de tepki gösterdi; ikisi de 27 Temmuz 1794’te giyotine gitti: Thermidor tepkisi. Bu tepkiyle Halk Kurtuluş Komitesi’nin aldığı tedbirler kaldırıldı ve terör sorumluları idam edildi.

Ülkede ciddi bir ekonomik bunalım başgöstermişti, ama Fransız ordusu bu sırada Avrupa’da zafer kazanıyordu. Fransa’yı yönetmek için. Konvansiyon, 26 Ekim 1795’te beş üyeden meydana gelen bir Direktuvar kurdu. İktidar, burjuvazinin eline geçmiş fakat eşitlik ilkesine dayalı bir cumhuriyet kurulamamıştı.

İhtilalin Sonuçları

Yıkılmaz diye düşünülen, hatta egemenlik hakkını Tanrı’dan aldığı iddia edilen iktidarı eline geçirdi. Dolayısıyla tam bir burjuva hakimiyeti gerçekleşemedi.

Milliyetçilik ilkesi, siyasi bir karakter kazanarak, çok uluslu devletlerin parçalanmasında etkili oldu.

Eşitlik, özgürlük ve adalet ilkeleri yaygınlaşmaya başladı.

Liberalizmin güçlenmesi başladı.

Fransız İhtilâli, sonuçları bakımından evrensel olduğundan Yeniçağ’ın sonu, Yakınçağ’ın başlangıcı kabul edildi.

Dağınık halde bulunan milletler, siyasi birliklerini kurmaya başladılar.

İnsan Hakları Bildirisi, Fransızlar tarafından dünya çapında bir bildiriye dönüştürüldü.

Fransız İhtilâli’nin yaydığı fikirlere karşı İhtilâl Savaşları (1792-1815) başladı. Önce Fransa ile Avusturya ve Prusya arasında başlayan bu savaşlara İngiltere ve Rusya da katıldılar. Savaşlar Napolyon’un yenilgisiyle sonuçlandı. Viyana Kongresi ile Avrupa’nın siyasi durumu yeniden düzenlenmiştir (1815).

Sınıflı toplumların gelişiminde, diğer bir aşamaya geçildi. Burjuvazinin Avrupa’da tam olarak iktidarı alması Sanayi Devrimi’ni bulsa da, Fransız İhtilali burjuvazi için bir milat haline gelmiştir.

Read More about Kurucu Meclis’in çevresini sarması

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz